Akşam Yemeği


Akşam yemeği
İlkini Ankara’da yapmıştık; ikinciyi Aachen’da, üçüncüyü Viyana`da yaptık. Çünkü üç yılda üç şehir değiştirdik. Evet dostlar, bu hikaye 2017’de başladı. Ankara’da yaşıyoruz. Bir akşam kızlarım bir öneride bulundu:
               “Birlikte yemek programı yapalım.”
               Bu öneri eşimle benim de hoşumuza gitmişti. Aileyi yakınlaştıracak, ilişkileri kuvvetlendirecek bir öneri idi. Üç ay evvel eve giren hırsızın yaratmış olduğu tahribatı nihayet onarmak için bir fırsat olabilirdi. Üç aydır sinirlerimiz fazlasıyla tahrip olmuş, geceleri rahat yatamaz, sabahları huzurla kalkamaz olmuştuk. Bir hırsız aile huzurumuzu alıp götürmüştü. Daha fazla tahrip etmesine müsaade etmeden toparlanmamız, ayağa kalkmamız gerekiyordu.
Ankara’da sormadığım kuyumcu kalmamıştı. Çalınan bilgisayarın üretici firmasına kadar sormuştum. Bir umutla, belki bir yerde bir iz bulurum umuduyla ama faydasızdı. Giden gitmişti. Artık kabullenme ve önümüze bakma zamanıydı.
               Aramızda bir kura çekimi yaptık. Önce büyük kızım, sonra eşim, sonra ben, en son olarak da küçük kızım yemek yapacaktı. Biz de yapılan yemekleri ve sofra düzenini puanlayacaktık. Eğlenceli bir program olacağa benziyordu. Hepimiz umutlanmıştık.
İlerleyen günlerde kızlarım büyük bir hevesle menülerini hazırladılar. Yazıcıdan çıktılarını aldılar. Yemek sıraları geldiğinde özenle sofralarını hazırladılar. Eşim ve ben onlar kadar hazırlıklı değildik. Hele ben, yemekten hiç anlamayan ben, nasıl olacak da onları doyuracaktım. Eşimin işi kolaydı. Zaten onun her gün yaptığı bir uğraşı olmakla kalmayıp eş-dost tarafından da onaylanmış bariz bir mutfak üstünlüğü vardı. Çocuklar heyecanlıydı, hevesliydi; çok güzel yapamasalar bile anne ile babadan torpilli idiler. Ya ben? Sonuncu olacağım ilk günden belliydi. Ama öyle olmadı.
Çocukluğumdan bu yana hep sevdiğim ve severek yediğim sıcak salata benim menünün ana yemeği idi. Zaten başkasına gücüm yetecekmiş gibi durmuyordum. Sıcak salata demişken bu da nedir diye soranlarınız olabilir. Bu bir salatalık kızartması değil ama biber ve domates kızartması. Menemenden farkı sebzenin daha iri doğranması ve biberlerin seçilir olması. Yememiş olanlara tavsiye ederim. Bence menemenden daha lezzetlidir. Sıcak salatanın yanısıra bir başka favori yemeğim olan paçanga böreğini yaptım. Tatlı olarak da mozaik pastasını düşünmüştüm. O kadar da kötü değilmişim canım, elimden bir şeyler geliyormuş.
Birinci olmadım ama sonuncu da olmadım. Peki sonuncu kim oldu, biliyor musunuz? Mutfak profesörü diye adlandırdığımız eşim. Çünkü sofra düzenine hiç dikkat etmedi. Sıradan bir akşam yemeğindeymişiz gibi davrandı. Tabii bu durumu, günlerdir yarışma formatıyla hazırlanan kızlarım affetmedi ve annelerini sonunculuğa yerleştirdi. O güne kadar duyulmuş, görülmüş şey değildi ama artık duyulmuş ve görülmüş, ben üçüncü seçilerek eşimin önüne geçmiştim.
Yıllar sonra bu etkinliğin aynısını korona günlerinde de yaptık. Yine aynı heyecanla hazırlandık ama bu defa sıralama değişti. Sonunculuğa ben yerleştim çünkü eşim geçen seferden tecrübeli olduğu için sofra düzenine özen göstermişti. Ama yine de birinci olmadı. Çırağın ustayı geçmesi misali, ikidir kızlarım birinci oluyordu. Bu hem benim hem de eşim için bir mutluluk kaynağıydı.
Her şeyden önemlisi, aile olarak bir şeyler yapmış olmamız güzel bir şeydi. Şu koronalı günlerde kapandığımız evlerimizdeki hayatı daha neşeli yapmak için düşünülmüş bir aktiviteydi. Tavsiye ederim efendim J
Selcuk Büyüktanır, 21.05.2020 Viyana

Yorumlar

Popüler Yayınlar

Yazarlık Hakkında Bilgilendirme

SAL Kazanımları